Перевод: со всех языков на немецкий

с немецкого на все языки

dava etmek

См. также в других словарях:

  • dava etmek (veya açmak) — hukuksal korunmanın bir hüküm ile sağlanması için yargı organlarına başvurmak Dayak yiyen kadın kimi, kime dava edecek? A. Gündüz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ikame etmek — 1) yerine koymak 2) ayakta durdurmak Nöbetçi ikame etmek. 3) dava açmak Mahkeme bir Musevi nin Ari ırka mensup biri aleyhine ikame ettiği davayı kabule yanaşmıyor. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • İDDİA — Bir şeyin müsbet veya menfiliğini ısrarla söylemek. İleri sürülen fikir. Dâva etmek. Israr etmek. İnat etmek. Haklı veya haksız bir dâvaya kalkışmak.(Arzı ve bütün nücum ve şümusu tesbih taneleri gibi kaldıracak ve çevirecek kuvvetli bir ele… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • DA'VÂ-YI HALK — Yaratmak iddiasında bulunmak, halk etmeyi, yaratmayı dâva etmek. (Kâinatta hiçbir kimse da vâ yı halk ve iddia yı icad edemez. Halk eden ancak Cenab ı Hak tır.)(Arzı ve bütün nücum ve şümusu tesbih taneleri gibi kaldıracak ve çevirecek kuvvetli… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TAHAKKÜMÎ — Mânasız iddia. Delilsiz, isbatsız haklılık dâva etmek, Mânasız mücerred dâva …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • DA'VÂ-YI NÜBÜVVET — Peygamberlik dava etmek. Peygamber olduğunu ilân etmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • DI'VE — Nesep dâvâsı etmek. * Yalan dâvâ etmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • mahkemeleşmek — nsz Karşılıklı olarak birbirini dava etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MU'CİZE — İnsanların, yapmasında âciz kaldıkları ve ancak Allah tarafından peygamberlere nasib olan hârika. Kerametten yüksek, fevkalâde hâdise. * Mu cize, Halik ı Kâinat tarafından peygamberlerin hakkaniyetine ait bir tasdiktir. Sahih hadislerle mu… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • hak — 1. is., kki, esk., Ar. ḥakk 1) Maden, ağaç, taş üzerine elle yazı veya şekil oyma Mühür hakki. 2) Kâğıttaki yazıyı kazıma Resmî kâğıtlarda hak ve silinti yasaktır. Birleşik Sözler hakketmek 2. is., kkı, Ar. ḥaḳḳ 1) Adalet Haktan ayrılmamalı. 2)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kazanmak — i 1) Kazanç sağlamak Bu beş lirayı bitirmeden ben para kazanmalıyım. P. Safa 2) nsz Olumlu, iyi bir sonuç elde etmek Böyle yazılara hiç cevap vermeyiz ve yazı çok ağırsa dava açarak çok defa kazanırız. B. Felek 3) Çıkmak, isabet etmek 4) Edinmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»